Hem buradaki komşular ve bütün dostlar bilirler ki, ben, işâ namazından sonra, tâ sabaha kadar hiç kimseyi yanıma kabul etmemişim.
İşte böyle bir iftiraya, bir sefih ahmak insan, eşek olsa, sonra şeytan olsa buna ihtimal vermez. O adam anladı, o gibi plânlardan vazgeçti; buradan başka yere Cehennem olup gitti. Onun, resmiyet cihetiyle beni değil, belki Nurcuları lekedar etmek için kurduğu plânı ile bu yeni hâdiseyi vesile edip, şâkirdlere leke sürmek istenildi. Fakat, hıfz ve himayet ve inâyet-i İlâhîye, o plânı da hârika bir tarzda akim bıraktı. Bu beyânla, ben nefsimi tebrie etmiyorum; belki kudsî hizmet-i îmaniye, o nefsi bütün hevesatından vazgeçirmiş ve o hizmetteki ma’nevî zevk ona kâfi geliyor, demek istiyorum. Ve Nurcuların, ihtiyat ve dikkate ihtiyaçlarını beyân ediyorum.
Sâniyen: Makine işinde tecrübeli ve muktedir, husûsi kâtibi size gönderiyorum; kendim zahmetle yazdığımdan, bundan sonra kısaca yazacağım, gücenmeyiniz.
................................................
Râbian: Bu dakikada Kastamonu Husrev’i Mehmed Feyzi’nin tebrik ve Nur fütûhatının müjdelerini hâvi parlak güzel mektubunu aldım. Ve o kıymetli kardeşimiz başta olarak, Hilmi, Emin, Beşkardeşlere, Zehrâ’lar, Lütfiye’ler, Ulviye’ler gibi Nurcu hemşirelerimizin hem leyâli-i aşerelerini, hem bayramlarını ruh u canımızla tebrik ediyoruz. Hem Hulûsi’nin, hem Feyzi’nin mektublarını leffen gönderiyoruz.
SAİD NURSÎ

Aziz Sıddık Kardeşlerim,
Evvelâ: Umum Nurcuların mübârek bayramlarını ve Haccül-Ekberde bulunan Nur şâkirdleriyle ve Hacdaki Nur tarafdarlarının bayramlarını tebrik içinde ve çok zamandanberi esaret altında kalmış ve istiklâliyetini kaybetmiş Hindistan, Arabistan gibi âlem-i İslâm’ın büyük memleketleri birer devlet-i İslâmiye şeklinde;
Türkçe
English
العربية
Pyccĸий
français
Deutsch
Español
italiano
中文
日本語
Қазақ
Кыргыз
o'zbek
Türkmence
فارسى