Tarihçe-i Hayat | Dördüncü Kısım - Kastamonu Hayatı | 322
(281-398)

Fıkra şudur: Evet, biz bir cem’iyyetiz ve öyle bir cem’iyyetimiz var ki, her asırda üç yüz milyon dahil mensupları var; ve her gün beş def’a, o mukaddes cem’iyyetin prensipleriyle, kemâl-i hürmetle alâkalarını ve hizmetlerini gösteriyorlar;

kudsi programiyle, birbirinin yardımına, duâlariyle ve ma’nevî kazançlariyle koşuyorlar. İşte biz, bu mukaddes ve muazzam cem’iyyetin efradındanız ve husûsi vazîfemiz de, Kur’ânın, îmani hakîkatlarını tahkiki bir sûrette ehl-i îmana bildirip, onları ve kendimizi idam-ı ebediden ve dâimi haps-i münferitten kurtarmaktır. Sâir dünyevî ve siyasî ve entrikalı cem’iyyet ve komiteler ile münâsebetimiz yoktur ve tenezzül etmeyiz.
Səs yoxdur
Türkçe
English
العربية
Pyccĸий
français
Deutsch
Español
italiano
中文
日本語
Қазақ
Кыргыз
o'zbek
Türkmence
فارسى