
On üç seneden beri kalbim, aklım ile imtizaç edip Kur’ân-ı Mu’ciz-ül Beyân’ın

gibi Âyetler ile emrettiği tefekkür mesleğine teşvik ettiği ve

Hadîs-i Şerifi ba’zan bir saat tefekkür bir sene ibâdet hükmünde olduğunu beyân edip, tefekküre azîm teşvikat yaptığı cihetle, ben de bu on üç seneden beri meslek-i tefekkürde akıl ve kalbime tezahür eden büyük nurları ve uzun hakîkatları kendime muhafaza etmek için işârât nev’inden ba’zı kelimatı o envara delâlet etmek için değil, belki vücudlarına işâret ve tefekkürü teshil ve intizamı muhafaza için vaz’ettim. Gâyet muhtelif Arabî ibarelerle kendi kendime o tefekkürde gittiğim zaman o kelimatı lîsanen zikrediyordum.
Bu uzun zamanda ve binler def’a tekrarında ne bana usanç geliyordu ve ne de verdiği zevk noksanlaşıyordu ve ne de onlara ihtiyac-ı ruhî zail oluyordu.
Türkçe
English
العربية
Pyccĸий
français
Deutsch
Español
italiano
中文
日本語
Қазақ
Кыргыз
o'zbek
Türkmence
فارسى