Risâle-i Nur’un çok yerlerinde îzahı ve kat’i hadsiz hüccetleri bulunan Îman-ı Billâh rüknünün binler külli bürhanlarından bir tek bürhana kısaca bir işârettir.
Kastamonu’da lise talebelerinden bir kısmı yanıma geldiler:
“Bize Hâlıkımızı tanıttır, muallimlerimiz Allah’tan bahsetmiyorlar” dediler.
Ben dedim:
Sizin okuduğunuz fenlerden her fen, kendi lîsan-ı mahsusiyle mütemâdiyen Allah’tan bahsedip Hâlıkı tanıttırıyorlar. Muallimleri değil, onları dinleyiniz.
Meselâ: Nasılki mükemmel bir eczahâne ki, her kavanozunda hârika ve hâssas mîzanlarla alınmış hayatdar ma’cûnlar ve tiryaklar var. Şüphesiz gâyet mehâretli ve kimyager ve hakîm bir eczacıyı gösterir. Öyle de, Küre-i Arz eczahânesinde bulunan dört yüz bin çeşit nebâtât ve hayvânât kavanozlarındaki zîhayat ma’cûnlar ve tiryaklar cihetiyle, bu çarşıdaki eczahâneden ne derece ziyâde mükemmel ve büyük olması nisbetinde, okuduğunuz fenn-i tıp mikyasiyle Küre-i Arz eczahâne-i kübrâsının eczacısı olan Hakîm-i Zülcelâl’i hatta kör gözlere de gösterir, tanıttırır.
Hem meselâ: Nasıl bir hârika fabrika ki, binler çeşit çeşit kumaşları basit bir maddeden dokuyor. Şeksiz, bir fabrikatörü ve mehâretli bir makinisti tanıttırır.
English
العربية
Pyccĸий
français
Deutsch
Español
italiano
中文
日本語
Қазақ
Кыргыз
o'zbek
azərbaycan
Türkmence
فارسى