Îman ve Küfür | Ondördüncü Söz | 71
(69-71)
Bir mülhidin neşrettiği gibi gayesiz, tesadüfî zannederek bütün musibetzedelerin elîm zâyiatını bedelsiz hebâenmensur gösterip, müdhiş bir ye’se atarlar. Hem büyük bir hatâ, hem büyük bir zulüm ederler. Belki öyle hâdiseler, bir Hakîm-i Rahîm’in emriyle ehl-i îmânın fâni malını, sadaka hükmüne çevirip ibka etmektir ve küfran-ı ni’metten gelen günahlara keffarettir. Nasılki bir gün gelecek, şu musahhar zemin yüzünün zîneti olan âsâr-ı beşeriyeyi şirkâlûd, şükürsüz görüp, çirkin bulur. Hâlikın emriyle büyük bir zelzele ile bütün yüzünü siler, temizler. Allah’ın emriyle ehl-i şirki Cehenneme döker. Ehl-i şükre “Haydi, Cennet’e buyurun” der.
Ses Yok
English
العربية
Pyccĸий
français
Deutsch
Español
italiano
中文
日本語
Қазақ
Кыргыз
o'zbek
azərbaycan
Türkmence
فارسى