derecesine göre bâki âlemin bir nevi’ lezzetini hissedebilir. Demek hakiki ve elemsiz lezzet, yalnız îmanda ve îman ile olabilir.
Îmanın bu dünyada dahi verdiği binler faide ve neticelerinden yalnız bir tek faide ve lezzetini, bu mezkûr bahsimiz münasebetiyle, Gençlik Rehberi’nde bir hâşiye olarak yazılan bir temsil ile beyan edeceğiz. Şöyle ki:
Mesela: Senin gayet sevdiğin bir tek evlâdın sekeratta ölmek üzere iken ve me’yûsane elim, ebedi firakını düşünürken, birden Hazret-i Hızır ve Hakîm-i Lokman gibi bir doktor geldi, tiryak gibi bir mâcun içirdi; o sevimli ve güzel evlâdın gözünü açtı. Ölümden kurtuldu. Ne kadar sevinç ve ferah veriyor anlarsın.
İşte o çocuk gibi sevdiğin ve ciddi alâkadar olduğun milyonlar sence mahbub insanlar, o mazi mezaristanında senin nazarında çürüyüp mahvolmak üzere iken, birden hakikat-ı îman, Hakîm-i Lokman gibi o büyük idamhâne tevehhüm edilen mezaristana kalb penceresinden bir ışık verdi. Onunla baştan başa bütün ölüler dirildiler. Ve "Biz ölmemişiz ve ölmeyeceğiz;
English
العربية
Pyccĸий
français
Deutsch
Español
italiano
中文
日本語
Қазақ
Кыргыз
o'zbek
azərbaycan
Türkmence
فارسى