C- Orada makam, îman ve amele teşvik ve medih makamıdır. Buna münâsib, muzari sîgasıdır. Burada makam, mükâfat ve ücreti vermek makamıdır. Buna da münâsib, mâzi sîgasıdır. Çünkü ücret, hizmetten sonra verilir.
: Bu (ٯ ) harf-i atftır. Atfın tarafeyni arasında münâsebet lâzım olduğu gibi, mugayeret de lâzımdır. Burada aralarında bulunan mugayeret, Mezheb-i İ’tizal’in hilafına, amelin îmana dâhil olmadığına ve amelsiz îmanın da kâfi gelmediğine delâlet ettiği gibi;
ta’biri de, tebşir edilenin ücret gibi olduğuna işârettir.
: Bu kelime, birşey ile takyid ve tahsis edilmeyerek, mutlak ve mübhem bırakılmıştır. Mısır Müftüsü Şeyh Muhammed Abdüh’ün telakkisine göre: “İyi şeyler ma’nasında olan
kelimesi, beynennâs meşhur ve ma’lûm olduğundan, mutlak bırakılmıştır.” Ben de diyorum ki: Sûrenin başına i’timâden burada mübhem bırakılmıştır. Çünkü sûre başında zikredilen
âyeti, buradaki
yi beyândır.
: Bu âyetten maksad, mükâfattan neş’et eden neş’eli lezzet ve sürurdur. Bu maksadın takviyesine işâret eden kayıdlar:
1-
nin te’kidi.
2-
ın ihtisası.
3-
ün takdimi.
Türkçe
English
العربية
Pyccĸий
français
Deutsch
Español
italiano
中文
日本語
Қазақ
Кыргыз
o'zbek
Türkmence
فارسى